Melda Bekcan ile RöportaJ

AdmiN.. Mesaj Sayısı : 46 Kayıt tarihi : 26/04/08

1- Melda hanım öncelikle oyunculuğa başlamanız nasıl oldu sizi oyunculuğu sevdiren sebepler nelerdir. ?

Üniversite yıllarında oyunculuğa merak saldım. İlk oyunculuk deneyimimi reklam filmlerinde edindim. Daha sonra da bu alanda özel dersler alarak ve kurslara giderek kendimi geliştirmeye çalıştım. Oyunculuğumun kişiliğimin gelişmesine çok büyük katkıları olmuştur bu yüzden de seviyorum oyunculuğu.

2- Samanyolu televizyonu ile tanışmanız nasıl oldu ?

‘Deliyürek Boomerang Cehennemi’ sinema filmi ve Deliyürek dizisinde oynadıktan sonra STV’nin ilk draması olan Yusuf Yüzlü’de oynadım böylelikle STV ile tanışmış oldum.

3- Bu kadar yoğun çalışma hayatınızda birde aksiyon dergisinde yazarlık yapıyorsunuz. yazma konusunda en az oyunculuğunuz kadar başarılısınız sizi yazmaya iten sebepler nelerdir ?

Yazmayı, yazarak düşüncelerimi ifade etmeyi seviyorum ve ortaokul yıllarımdan beri bir şeyler yazıp çiziyorum ama yazar olmama daha vakit var…

4- Şimdiye kadar oynadığınız diziler içerisinde en beğendiğiniz dizi yada oynadığınız karakter hangisi ?

Ben bugüne kadar en çok Yusuf Yüzlü karakterindeki Zeliha rolünü sevdim

5- Yeşeren düşlerin izleyiciye vermek istediği mesaj nedir ?

Bazen hayat bize kötü yönlerini gösterir. O kadar üzülürüz ki umutlar yitirilir sanki bir daha hiç toparlanamayacakmış gibi hisseder insan… Derken yavaş yavaş ışık hüzmeleri düşmeye başlar insanın yüreğine. Gönüller bir kere aydınlandı mı düşler de yeşermeye başlar tıpkı dizideki gibi.

6- Zuhal karakteri ile bir anda Elif ve Yusuf karakterlerinin arasına girerek izleyiciler tarafından bu karakter oldukça çok eleştiri aldı. Fakat Zuhal karakterinin de izleyiciye vermek istediği bir mesaj var ne mesaj almalıyız Zuhal den ?

Evet Zuhal eleştirildi. Bu çok normal çünkü Zuhal hata yaptı ama sonra hatasını anladı ve düzeltmeye çalıştı. Hayatta en iyisi hiç hata yapmamak tabii ki ama eğer kişi hata yaparsa ve bunu fark ederse hemen düzeltmeye çalışmalı tıpkı Zuhal gibi

7- Zuhal bir ikilem mi yasiyor. Yani Hizmetiyle Yusuf arasinda mi kaldi, yoksa Yusufu`un gayretleri ona erteledigi seyleri hatirlatti? Yani Zuhal bu köy adina yapacaklari daha oldugu icin mi köyde ?

Her insan gibi Zuhal de fıtratından kaynaklanan bir takım dürtülerine hakim olamadı ama bu durum çok kısa sürdü. Zuhal’in yapmak istediği çok şey var köyde inşallah bunları yapacak.

8- Üyelerimiz Yeşeren düşlerden en büyük şikayeti birbirine küsen insanların bir türlü barışmamalarını eleştiriyorlar. Bu olayı Diziyi sürükleyicilik adına ele alırsak bir sakınca doğurmuyor mu .? çünkü zamanla konu tekrarları işlenmeye başlıyor…

Sanırım bir oyuncu olarak bu soruya cevap vermek beni aşar.

9- Televizyon ekranlarında şu anda dizi filmlerden geçilmiyor . aslında eskiden sürekli Brezilya dizileri izleyen halkımız için kendi kültürümüzden olan dizileri izlemek daha doğru oluyor ancak bu kadar çok dizinin sakıncaları yada yararları oluyor mu ?

Her şeyi dozunda yapmakta fayda var. Televizyona endeksli yaşantıları doğru bulmuyorum

10- Türk sinemacılığı neden dünya standartlarına göre geride ?
Her alanda olduğu gibi sinema sektöründe de imkanlar dahilinde yol kat ediliyor. Sinemacılık çok emek isteyen multidisipliner bir sanat dalı bu yüzden biraz yavaş ivme kazanıyor.

12- Tekrar yazarlık konusuna gelirsek sizce insan neden yazmalı ?

Yazmayı zorunluluk kipiyle bir arada telaffuz etmeyi doğru bulmuyorum. Bu kişiye göre değişir kimisi doğayı yazmak ister, kimisi uzayı; kimisi gerçekleri yazmak ister, kimisi hayalleri…

13- Kitap okuma alışkanlığı olmayan toplumumuzda yazarlık yapmak ve yazarın aslında dünya standartlarına göre oldukça az bir kitleye ulaştığını bilmek bir yazara neler hissettirir ?

Tabii ki bu durum yazan kişiyi demoralize eder ama bu yazmamak için bir sebep değildir tam aksine yazmayı kamçılamalıdır bence.

15- İçinde yazarlık hevesi olan insanlara tavsiyeleriniz var mı ?

Ben de herkes gibi yazmanın birinci şartının okumak olduğunu yineleyeceğim ama okunanları analitik bir bakış açısıyla değerlendirip düşünce süzgecinden geçirmedikten sonra zihinde yazacak bir şey kalamayacağını düşünüyorum

17- Türk ve Dünya sinemasından begendiğiniz oyuncu yada yönetmenler kimlerdir.. kendinize örnek aldıklarınız var mı ?

Kevin Spacey ve Jeremy Irons ın oyunculuklarını çok beğeniyorum bir de Lars Von Trier’in yönetmenliğini.

18- Son olarak vermek istediğiniz mesaj var mı bizlere ?

Her zaman, her koşulda, her ne olursa olsun insanın umudunu yitirmemesi ve pozitif düşünmesi gerektiğine inanıyorum